14 Kasım 2014 Cuma

merhaba

Yeniden başlıyor gibiyim blog yazmaya. Araya dünyanın en büyük mucizesi girince hiçbir işe el atamıyorsunuz.
Hamileydim, doğurdum, üstelik 2,5 aylık yaptım hem de tek başıma,tabi eşimin ve annelerin uzaktan(!) desteği sayesinde...Neyse bebekle ilgili bir yazı yazmayacağım sizlere geçen sen misafir soframı paylaşacağım. O bir klasik. Aklınıza hiçbir şey gelmiyorsa bu sofrayı çabucak hazırlayabilirsiniz





Hepsinin tek tek tarifini veremem ama zaten siz bunları biliyorsunuzdur. Sadece tatlı biraz el oyalayıcı onun dışındakiler çok kolay. Karnıbahar-brokoli salatası haşlanıp istediğiniz şekilde soslanıyor(zeytinyağı,tuz,limon ve pul biber)Makarna salatası garnitür makarna ve mayonez, yoğurtla buluşturuluyor. Buzluk böreği önceden yufkaların arasına sıvıyağ ve su sürünüp buzlukta en az bir gece bekletilip sonra buzluktan çıkarılıp hemen fırına veriliyor. Çorba ise mercimek çorbası.Tatlıyı uzun zaman olduğu için tarifini hatırlamıyorum ama hatırladığım anda ve zaman bulduğumda paylaşırım sizlerle...şimdilik bu kadar hoşçakalın

2 Ağustos 2014 Cumartesi

Keçeden bebek şekeri ve kapı süsü ve dikiş makinem

Merhabalar
Bu sıcak yaz gününde inanın blog yazmak bile zor geliyor. Ama artık yazayım değil mi? Çok güzel yemekler, tatlılar deniyorum ama bir türlü blog yazmak içimden gelmiyor.Takipçilerim de azalmıştır herhalde diye düşünmekteyim. Ama takipçi sayımın azlığından şikayet edecek değilim. Maksat paylaşmak, yaptıklarımı gösterip ay ben bunları da yaptım diyebilmek:))Bu hazzı hiçbir şeye değişmem. Herhalde bütün kadınlarda vardır bu. Ama tabi önemli olan işin püf noktalarını da paylaşıp dileyen herkesin yaptığınız eserin yapmasını sağlamak.
İlk önce bebek şekerinden başlayayım.Okul bitmeden böyle bir planım vardı, keçeden bebek şekeri yapmalıyım diye düşünmekteydim. Çünkü bebeğime bir şeyler yapmak istiyordum. Ne yazık ki örgü işlerinde iyi değilim. Ama dikiş biliyorum. Bunu değerlendireyim dedim. Tabi önce K.maraş'ta nerede keçe satılır nasıl yapılır bir ön araştırma yaptım. Bundan sonra da Her genç kızın rüyasını süsleyen singer dikiş makinemi aldım. 4 seneden beri hayalimdi gerçekten. Yeni ev  almışsanız bu hayalleri ertelemeniz gerekiyor. Ama bu sefer bebeğim için ertelemeyeceğim dedim ve netten en uygun bir singer edindim. Aşağıdaki benim makinem


Memnun kaldım mı? Öncelikle şunu söyleyeyim dikiş makinesi bilen birisinin yanında olmanız her zaman bir avantaj. Nasıl kullanılacağına dair bir kitapçık var ama bilen birisinin olması zaman kaybını önler. her neyse bebek şekerimi yaparken çok yararlandım vesselam.
 Gelelim keçeden bebek şekerlerime. Öncelikle beğendiğim bir figürü yazıcıda çıkartıp karton bir kalıba uyguladım. Sonra onu dolgulu mu dolgusuz mu yapacağıma karar verdi. Benim keçelerim ince olduğu için dolgulu daha güzel oldu. Sonra kalıptan kesip önce dikiş makinesinde diktim sonra göz ve ağzını yaptım.Aşağıdakiler de bebek şekerlerim
Elde de dikebilirsiniz. benim gibi sabırsız kargalardansanız ve yeni bir dikiş makineniz varsa makinede kenarlarını çekebilirsiniz. Bebek şekerini yaparken bir kaç denemelerim oldu. Önce büyük kesmişim sonra küçülttüm. Her şeyi böyle yapıyorum. Deneye deneye doğru yolu buluyorum:)))Bu arada gözler siyah kolyemdi bir zamanlar ve papyon hazır. Zaten böyle bebek şekeri malzemesi almaya gittiğinizde biblolar, tüller ne ararsanız buluyorsunuz. Benim gibi vaktiniz varsa hiç hazır almayın siz yapın derim ben.

 Gelelim kapı süsüne. Bebek şekerinde olduğu gibi kapı süsünde de denemelerim oldu. Ama sonuç içime çok sindi. O yüzden size gösteriyorum, yoksa göstermezdim:))

Önce bulutu yaptım sonra harfleri yapıştırdım .Güneşi, gökkuşağını ve balonları yaptım. Sonra bulutun içine boncuk sillikon koyup diğer parçaları yapıştırdım. Nasıl olmuş?

21 Temmuz 2014 Pazartesi

Eşimin baklavası

Saat 12 ve yine orucu uykuya tutturmanın sarhoşluğuyla kalktı eşim. Baklava yapalım. Hayır bugün pazar ve ev temizlenecek, baklava , baklava, baklava....Ev temizleyip bitirene kadar baklava yapmalıyım fikri kafasından hiç çıkmadı ne yazık ki:))Tabi işler bitince hemen kolay yoldan baklava yapmaya hazırlandı. Ve hazırladığım listeye uygun olarak markete gitti. Beni yamak olarak belirledi, başladık yapmaya. Tarif alyaberke.mutfaksirlari.com/2013/08/.../baklavahazir-baklava-yufkasind... Buradan da bakabilirsiniz. Çocuğunuz varsa çocuğunuzla da yapabileceğiniz pratik bir baklava. İlk defa marketlerde satılan baklava yufkasını kullandım. Elbette annemin yaptığı ev baklavası gibi değildi ama yine de tadı hoş oldu. Görüntüsü ise şahaneydi. Evde baklava olması bir yana tüm gün ben yaptım diyen bir eşim de vardı tabi:)))

Yukarıdaki görüntüler şerbet dökülmemiş hali.Asıl tarifteki şerbeti birebir uyguladım ama fazla geldi. Burada daha az şerbet tarifi veriyorum. Şimdiden afiyet olsun

Hamuru için:

  • 1 paket hazır baklava yufkası (45lik)
  • 250 gr margarin
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 400 gr ceviziçi


Şerbeti için:

  • 4 su bardağı şeker
  • 3 su bardağı su
  • 1 tatlı kaşığı limon suyu 


Yapılışı:

  • Margarini eritelim. Ve sıvıyağı içine koyalım
  • Tepsimizi yağlayalım.
  • İlk üç yufkayı teker teker koyalım, üçünü birden koymayın havalanması lazım.
  • Üçüncü yufkanın üzerine yağdan birazcık koyalım ve yufkaya yayalım.
  • Her üç yufkada bir bunu tekrarlayalım.
  • 15. yufkaya geldiğimizde önce yağı sonrada ceviziçinin yarısını serpelim.
  • Yine üç yufkada bir yağlamaya devam edelim.
  • 30. yufkada kalan cevizçini yağladıktan sonra yayalım.
  • Yufkalar bitene kadar yağlama işlemine devam edelim.
  • Yufkayı bitirdiğimizde kalan yağa bırakalım.
  • Kaynadıktan 15 dakika sonra altını kapatalım limon suyunu ekleyelim.
  • Şerbet 10 dakika ilk sıcağını bıraktıktan sonra şerbetini baklavamıza dökelim.
  • 1-2 saat baklavanın şerbetini çekmesinağı üzerine döküp 180 derecelik önceden ısıtılmış fırına gönderelim.
  • üzeri kızardığında altınında piştiğini görürsünüz.
  • Şerbeti fırından çıkan baklava soğuyunca ocağa koyalım.
  • Şekeri ve suyu eritelim ve şerbeti oci bekleyelim.

Afiyet olsun:)))



11 Temmuz 2014 Cuma

merhaba

Yine uzun bir aranın ardından merhaba! Bu hamilelik beni çok tembelleştirdi. İnanın hamile ya da çocuğu olup da nete girebilenlere, post yayınlayabilenlere hayran kalıyorum. Netin başına geçtiğimde ilk işim blogları okumak oluyor. Ama sadece okumak. Gerisi yok:(((
Bu arada durmuyorum, yeni tarifler deniyorum. Mesela en son ardanın mutfağından şambali yaptım. Bu benim ikinci farklı şambali deneyişim oldu. Bu sefer ki tuttu. Fotoğrafını çekmedim ama tarifi şurada:http://www.ardaninmutfagi.com/yemek-tarifleri/tatlilar/sambali-tatlisi
İnanın aynı görüntüdeki gibi oldu, tavsiye ederim.
Anlaşıldığı  üzere çok şükür ayakta geçiriyorum hamileliğimin son aylarını. Ayaklarım şişiyor, ben şişiyorum ama onlar da hamileliğin cilveleridir diye düşünüyorum. Neyse daha fazla yazıp da hamilelik konusunda sizi sıkmak istemiyorum.
Herkese sabırlı ve bol sevaplı oruçlar diliyorum. Hoşçakalın

26 Mayıs 2014 Pazartesi

Miraç kandili( kandil simidi)

Tam da namaz kılarken aklıma geldi bu fikir. Nasıl yani yazıya böyle mi başlanır diyeceksiniz önce bir resmi koyayım sonra neyden bahsettiğimi anlayacaksınız:))99
Arkadaşlarla bir kandil programı düzenleyelim dedik. Çok fazla kişi olmasa da duamızı aldıysak ne mutlu bize. Sonra bu aralar düşündüğüm şeyi yapmaya karar verdim. KEndi kendime ufak süsler yapmak. Bu fikri güzel sabunlar yapan bir arkadaşım ve dekorasyon konusunda çok güvendiğim başka bir arkadaşım verdi. Bu konularda biraz cesaetsizim, aman kim yapacak diye erteliyorum bazı fikirleri. Ama bu sefer ertelemeyeceğim ve nve namazda aklıma gelen bu süslü kandil simitlerini yapacağım dedim ve yaptım:))Aslında bebek şekeri yapma fikri için de bana iyi bir enerji oldu bu küçük şirin şeyler.Bunu yapmak o kadar basit ki ayrıca. Tek ihtiyacınız olan yakınlarda bir çiçek almak ya da çiçekçi bulmak, gerisi hayal gücünüze kalmış. İlk fırsatta bebek şekerimi ve kapı süsümü belki de bebeğim doğduğunda odamı süslemek için yapacaklarımı göreceksiniz. 
Bu arada paketin içindeki kandiller de şunlar:
Tarifi
  • 2 yumurta(sarısı içine beyazı dışına)
  • 125 gr margarin
  • 1 çay bardağı zeytinyağı
  • 1 yemek kaşığı mahlep
  • 2 yemek kaşığı şeker
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 paket kabartma tozu
  • 2 yemek kaşığı elma sirkesi
  • 1 yemek kaşığı susam
  • 1 yemek kaşığı çörekotu

Yapılışı
  • Yumurta beyazlarını ayırın
  • Yumurta sarıları ve diğer malzemeyi alıp kurabiye hamuru yapın
  • Simit şeklini verip susama ve çörekotuna bulayın
  • Afiyet olsun
Hepimize hayırlı kandiller. Allah tüm dualarımızı ve namazlarımızı kabul etsin

7 Nisan 2014 Pazartesi

Karışık Pizza

Çok güzel bir pizza tarifi vereceğim, ama gerçekten çok güzel...Kobay olarak arkadaşlarımı kullandım ama çok beğendiler:))Bu arada tarif "pınarın mutfak sırları" ndan...



Malzemeler
Hamuru İçin

  • 1 su bardağı ılık su
  • 1 çay bardağı ılık süt
  • 1 yemek kaşığı kuru maya
  • 1 yemek kaşığı toz şeker
  • 2 çay kaşığı tuz
  • 1 adet yumurta
  • 3 yemek kaşığı sıvı yağ
  • 4.5-5 su bardağı un


Sosu için

  • 1 yemek kaşığı domates salçası
  • 1 yemek kaşığı ketçap
  • 1 çay kaşığı pul biber
  • 1 çay kaşığı kekik
  • 1,5 çay kaşığı tuz
  • 2 yemek kaşığı zeytinyağı


Üstü İçin

  • Sucuk, domates ,varsa yeşil biber, konserve mısır
  • 2 su bardağı kaşar peyniri
  • 100 gr beyaz peynir


Hazırlanışı


  • Şekeri  ve mayayı ılık suda eritelim 
  • Sütü ve yumurtayı koyup çırpalım
  • Sıvı yağ ve tuzu ekleyelim
  • Unu koyarken çok katı bir hamur olmamasına dikkat edelim
  • Eğer benim gibi zamanınız yoksa ağzı kapalı bir kapta ılık fırında 20 dakika mayalandıralım.
  • Hamur mayalanırken sosunu hazırlayalım. Sosunda herhangi bir sıraya uymanıza gerek yok
  • Üst malzemesinin hazırlanırken hamurunuz mayalanmış olacaktır.
  • Tepsinizi iyice yağlayın ve hamurunuzu elinizle tepsiye yayın.
  • Hamurunuz tepsiden taşacak şekilde olsun.
  • Kenarlarına ince şeritler halinde kaşar peyniri kesin ve hamurun kenarlarına dizin.Sonra dışarı taşan hamuru içe bükün.
  • Böylece kenarı kaşarlı bir pizza olacak pizzanız:))
  • Sonra sırasıyla sosunuzu kaşar peynirinizi domatesi biberi sucuğu ve mısır üstüne bastıra bastıra yerleştirin.
  • Dikkat etmeniz gereken fırın tepsinizi iyice yağlayın ve tepsiyi orta bölüme değilde bir altına koyun
  • 170 derecede sucuklar pişene kadar pişirin
  • Afiyet olsun:)))

31 Mart 2014 Pazartesi

Davet...

Ne zamandır şiir okumuyordum. Halbuki üniversite yıllarım şiir okumakla geçti, tabi edebiyatçı olmamın da bir katkısı oldu şiiri sevmekte. Ama hayat uğraşısı bizi unuttuğumuz bazı güzelliklerden uzaklaştırıyor. 
Bloğu açmadan önce ilk takibimi onun sayfasında yaptığım, bana bu güzel şiiri okutan Gizem'e-Giz'li Teras'a çok teşekkür ederim. Bugünümüzde ihtiyacımız olan tek şey Nazım'ın söylediği şey galiba...Bu memleket bizim...(Aslında Nazım hakkında da uzun uzun yazmak gerek, bilinen milliyetçilerden daha da milliyetçi olduğunu vurgulamak gerek ama neyse bir gün onu da yazarız)
Kaynak:http://www.gizliteras.com/2014/03/davet.html

Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan
                               bu memleket, bizim.

Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benziyen toprak,
                               bu cehennem, bu cennet bizim.

Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
yok edin insanın insana kulluğunu,
                               bu dâvet bizim....

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
                               bu hasret bizim...  (Nazım Hikmet Ran – Davet)


27 Mart 2014 Perşembe

Pideli Köfte(evde İskender)

Sürpriz ve güzel bir yemekle dönüyorum. Pideli köfte bu yaptığım en güzel etli yemekti. Alçak gönüllü olamayacağım ama sürekli yediğimiz İskender kadar güzeldi. Yaptığım en güzel et yemeği dedim çünkü malumunuz et yemeği yapamıyorum. Küçüklüğümden beri etten pek hazzetmem. O yüzden çok yapmaya heveslenemedim. Ta ki bebeğe yarayacak diye et yemeğe başladığımdan beri.Hala et haşlamalarına hele de pirzolaya burun kıvırsam da baharatlarla etin o sevmediğim tadını öldürdüğüm kıymalı yemekleri çok severim. Örneğin lahmacun ve içli köfte. Lahmacunu yapabiliyorum bunların arasından. İçli köfteyi henüz denemedim. Annemimki kadar güzel olmayacağını düşündüğüm için bir de içine koyduğumuz iki çeşit bulgurun adını öğrenemediğim için herhalde.İşte çeşit olsun diye arkadaşımdan öğrendiğim köfteyi yapıyordum ki dün buzluktan sakladığım pide benzeri lavaşları çıkarana kadar. Pide benzeri lavaş diyorum balık pişirdiğimizde fırından uzun ve tıpkı lavaş gibi tırnaklanmış pideleri veriyorlar. Her neyse. Evde kaşar var acaba kıymalı pizza gibi bir şey mi yapsam diye düşünürken abonesi olduğum bir blogger,adını unuttum:)), bana bu ilhamı verdi: Pideli köfte...Tarif http://www.lezzetci.com/yemek_tarifleri/pideli-kofte.html  googleda ilk aramamda çıktı. Buldum, yaptım, yedim. Sonuç mükkemmel.İnanın bana İskenderden hiçbir farkı yok. İşte o süper görüntü ve tarifi:
(İki kişilik)
Köfte İçin Malzemeler
  • 400 gr kıyma(az yağlı dana eti mümkünse)
  • 1 küçük soğan
  • 1 tatlı kaşığı pul biber
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 çay kaşığı kimyon
  • 1 çay kaşığı karabiber
  • 2 yemek kaşığı bayat ekmek

  • Sosu için
  • 3 yemek kaşığı domates salçası
  • 2 yemek kaşığı sıvı yağ
  • 1 bardak su
  • 1 tatlı kaşığı pul biber
  • yeteri kadar tuz

  • Pide, yeşilbiber ve 1 tane domates 2 yemek kaşığı tereyağ


Hazırlanışı
  • Köfte malzememiz için kıymayı ve baharatları bir kaba koyun.
  • Soğanı rendeleyip kıymanın içine dökün.
  • köfteyi bir güzel yoğurun.
  • En son ekmek içini atıp yoğurmaya devam edin.
  • Bir tabağa ince ince yassılaştırıp şekil verin.
  • Biber ve domatesi közleyin.
  • Sosu hazırlamak için 2 yeme kaşığı sıvıyağın için domates salçası koyup kavurun.
  • İçine pulbiberini ve tuzunu atın.
  • En son da suyunu koyup kaynatın.Kaynadıktan sonra altını kapatın.
  • Tabakalrımıza pideleri küp küp doğrayıp yayın.
  • Köfteleri teflon tavada az yağ koyarak kızartın.
  • Köfteler piştikten sonra tabağımıza koyduğumuz pidelerin üstüne sostan koyun.
  • Sonra köfteleri yerleştirin.
  • Közlediklerinizi tabağa yerleştirin.
  • Servis yaparke erittiğimiz 2 yemek kaşığı tereyağını dökün.
  • Tabağın kenarına yoğurt da koyabilirsiniz.
  • Afiyet olsun.






7 Mart 2014 Cuma

Büyük akıllar küçük bedenler

     Ne zamandır küçücük aklınızla cevap verebildiniz haksızlığa ya da o küçücük aklınızla nereden öğrendiniz bunları yoksa televizyon dizilerinden mi?Sizin dünyanız küçücük zaten, aklınız da öyle doğal olarak. Yemek yapmak, çocuğa bakmak, eşle ilgilenmek, dedikodu yapmak ve dizi seyretmek...Halbuki büyük bedenli büyük adamlara bakın...Başımıza geçiyorlar ya ailenin ya da ülkenin reisi oluyorlar. Öyle çok ilgi alanları öyle çok büyük dünyaları var ki!Bir kere dünyayı kurtarıyorlar!Ailesini uçurumun kenarından kurtarıyorlar!Eve ekmek getiriyorlar!Önemli kararları onlar alıyor. Onlar bu dünyanın kahramanları, sizse küçücük dünyanızda piyondan öteye gidemiyorsunuz. Aklınız yetmiyor çünkü, küçüksünüz ya.

      Bu cahilce düşünceleri ne zaman bir kenara bırakıp kadınları da insan yerine koyma, onları da erkeklerin kapladığı alan kadar kapladığını düşündüğümüz zaman Dünya Kadınlar Günü'nü gerçekten kutlamış olacağız. 
Bunun için çok erken ne yazık ki! Özellikle Türkiye'de kadının başörtüsünün bile bir zamanlar sorun olduğunu düşündüğümüzde, özellikle binlerce kadınımızın şiddet gördüğünü ve öldürüldüğünü düşündüğümüzde, özellikle 13 yaşında gencecik bir kızın 20 kişi tarafından tecavüz edildiğine inandığımızda bu günü kutlayacağız.

     Üzgünüm, bu kadar yanlış, bu kadar dört ayaklı insan varken kutlayamıyorum 8 Mart Dünya Kadınlar Gününüzü ama umuyorum bir gün gönül rahatlığıyla bu günü kutlayacağımız zamanlar gelecek, en azından diliyorum bunu. 

1 Mart 2014 Cumartesi

İkinci Kalbimin Sesi


Merhabalarrr

Biliyorum bu aralar giremiyorum bloğuma ve yeni şeyler hazırlayıp sizlere de sunamıyorum. Bunun hayırlı ve mutlu bir nedeni var. Tam 11 haftalık oldu. Gerek mide bulantısı-ölçülü çok şükür- gerekse radyasyondan olabildiğince kaçmamdan dolayı boşladım severek açtığım mutfağımı. Yemek yapmıyor muyum- tabi ki de yapıyorum. Ama fotoğraf çekme, bloğa koyma, yazı yazma gibi işlere sıra gelince birden halsizleşiyorum. Zaten bu aralar yeni şeyler de deneyemiyorum. Bir ara yemek programlarına ve sitelere bile bakamıyordum mide bulantısından. Çocukluğumdan beri sevdiğim yemek yapanları izleme işinden uzak kalmak ne demektir? Sadece benim gibi olanlar bilir yani:))

Aslında yazmak istediğim bu müjdeli haberi vermek değildi, birden artık herkese duyurmak istediğimi hissettim ve parmaklarıma bu sefer dur diyemedim. Önden 2 aylık düşüklerim olunca- ikincisi beni benden alıyordu gerçek manada- tedirgin oluyorum duyurmak adına. Malum düşük yaptım demek çok zor bir kadın için bu zamana kadar çok az şey kaybetmiş birisi olarak. Vardır insanın hayatında böyle kayıpları. Ve ben keşke daha önce yaşasaydım diyorum. Çünkü çok şey öğrettti bana bu kayıplar: hamdım, piştim; daha yanamadım:)))Hem kalp sesi duyulan bu mikron bedenlerin seni öbür dünyada bekleyecek, sevap hanene bir artı daha koyduracak olması da insanı mutlu etmiyor da avutuyor. Şimdi yeni bir umut yeni bir kalp sesinin bedenimde dolaşıyor olması geçmiştekilere daha iyi gözle bakmamı sağlıyor. Mucizeyi yaşatıyorum ve dualarınıza ihtiyacım var. Bol bol dua edin bana ve benim gibi minik bedenlere zorlukla ulaşanlara. Çünkü biliyorum ki bu zamana kadar duayla ayaktaydım, duayla da yaşayacağım ve yaşatacağım miniğimi.

Hepinize sevgiler...Hoşça-kalın

14 Şubat 2014 Cuma

14 (ş)ubat

İşte size en anlamlı 14 Şubat hediyesi...Eğer sevgiliniz bir tek taş, fırlanta-bilerek yazdım- ya da en azından bir yemek ısmarlamadıysa aşağıdakini izleyin ve mutlu olun:))İyi eğlenceler...


7 Şubat 2014 Cuma

YARDIM

İzleyicilerim görünmüyor ve başka bir blogtaki izleyicileri göremiyorum. İzleyiciler kısmında şu yazıyor:


Maalesef...
Bu gadget hatalı olarak yapılandırıldı. Web yöneticileri için ipucu: Lütfen "Friend Connect Ayarları - Ana Sayfa URL'si"nin bu sitenin URL'siyle eşleştiğinden emin olun.


Ne yapabilirim? Anlayan varsa yardım etsin lütfen...

6 Şubat 2014 Perşembe

Yeniden merhaba

Bir aylık bir aradan sonra merhaba...
Tekrar güzel bir başlangıç yapmak istedim. Bugünü seçmemin de özel bir nedeni var tabi. Bugün benim 13 senelik dostumun doğum günü. Ona buradan bir doğum günü mektubu göndermek istedim.
Üniversitede ne zaman ve nerede tanıştığımı hatırlayamadığım dostumla 13 seneden beri şimdi ne yazık ki aramızda mesafeler varken bile telefonlar sayesinde iletişim kurabiliyor olmaktan , onun can dostu olmaktan çok ama çok mutluyum. İyi ki doğdun dostum, seni hiçbir çıkar gözetmeksizin çok ama çok seviyorum benim kitap sayfalarının kokusunu birlikte paylaştığım arkadaşım...

7 Ocak 2014 Salı

Pamuk pohaça

Merhaba,

Sabahın ilk ışıklarında yerlerin buz tuttuğu, güneşle beraber buharın yerden yükseldiği, okyanus ötelerinde -50 derece soğuğun olduğu-Allah yardım etsin- bir güne merhaba....Evet bir kaç gündür içimi kaplayan karanlıkları attım yeni bir güne güneşin ışıklarını da içime alarak merhaba dedim. Sonra da diyet de neymiş dedim, yapamıyorsam yemeye devam ederim ne yapayım öleyim mi dedim:)Dört seneden beridir bu rakamları görmemiştim. Gerçi belki olmuşumdur bu kadar ama evde baskül barındırmıyorum, öyle zararlı alışkanlıklarım yok. Bilmemenin keyfini çıkarıyordum ta ki komşumda o sinir bozucu ve bizler için hep bozuk olan o aleti. Sevmeyiz ama çıkarız ya meraktan sonra da kesin bozuk bu baskülünüz diye de yorum yaparız.ah biz insanlar-kadınlar demiyorum:)))

Gelelim yumuşacık tarifimize.Tarifi yazılarını okumaktan zevk aldığım http://www.leylaninkahvedukkani.com/2013/09/pamuk-pogaca.html Neredeyse dört senedir böyle yumuşacık bir pohaça yapmamıştım. evde annemin davul fırınında halbuki ne güzel yapardım. Hakikaten bu davul fırının hikmeti ne ola ki? Tavalar bir başka güzel pişer pohaçalar desen o biçim kabarır.

Ama bu yaptığım pamuk pohaça benim fırınımın azizliğine bile uğrayamadı, çok güzel oldu. Kurutan fırını bu pohaçayla yendim:)))

Artık tarifini vereyim değil mi?

Malzemeler
2 yumurta (sarısı üstüne aklar içine)
2 su bardağı süt
1 su bardağı sıvıyağ
1 tatlı kaşığı tuz
1 yemek kaşığı şeker
1 paket yaş maya
Aldığı kadar un

Üzeri için
susam, çörekotu

İçi İçin;
Peynir, maydanoz, pul biber


Yapılışı
Yumurta sarılarını beyazların ayıralım.
Yumurta beyazlarını şekerler beraber köpük köpük olana çırpalım
Sütü ılıtıp mayayı iyice ezin.
Yumurta aklarına yavaş yavaş sütü koyalım, elle karıştıralım.
Sıvıyağ ve tuzu koyduktan sonra yavaş yavaş unu koyalım.
Yumşak bir hamur olana kadar un koyalım.
Hamuru steçleyelim ve sıkıca bezlerle saralım. 50 dakika mayalandıralım.

Sonrası size kalmış. İster Leyla gibi içi boş yapın isterseniz benim gibi peynirli iç yapın, seçim sizin.
Afiyet olsun...
Teşekkürler Leyla...


4 Ocak 2014 Cumartesi

Yeni Yılın İlk Çekilişi

İşte sizlere bir çekiliş daha...Aslında çekilişe katılmama kararı almıştım ama çekiliş çok cazip geldi:) Adres
http://isimyoktu.blogspot.com/2014/01/yeni-yln-ilk-cekilisi.html İyi şanslar

Elmalı tarta farklı bir bakış açısı

Bugün size yeni bir tarif değil tartınızı silikon kaplarda yaparsanız nasıl bir görüntüye sahip olursunuz onu göstereceğim. Kısa ve öz  bir post yayınlayacağım yani. Bugünlerde kafam yoğun, karışık ve yorgun olduğu için benden bu kadar diyorum ve aşağıdaki fotoğrafla elmalı tarta yeni bir bakış açısı kazandırabiliceğinizi düşünüyorum. Hoşçakalın